Bir Turkun gozunden Hollanda izlenimi ...Yemekleri, kulturleri, aliskanliklari, dilleri, yasantilari vs vs Kendi gozumden Hollandaya yeni tasinmislar yada Hollanda ya tasinmayi dusunenler icin yardimi dokunabilecek bilgiler sunuyorum. Bana ve Hollandaya ait tamamen kisisel blogumdur. Koltuklariniza yaslanin ve bu kucuk fakat sirin ulkenin tadini cikarin :)
Wednesday, 18 June 2014
Hollanda'da Yasayanlara Hayatta Kalma Tavsiyeleri
Tamam kabul ediyorum baslik biraz sert oldu :) Abartmis olabilirim biraz ama bu aralar Hollanda'da yasayan, yeni yerlesmis yada gelmeyi dusunen okuyucularimdan cok fazla mail aliyorum. Ben kendimi mutlu bir insan olarak dusunuyorum, cabuk uyum saglarim ama bunun icinde bazi yaptiklarim var. Bunlari paylasmak istedim, belki bazilarinin iyi hissetmesini saglayabilirim. Unutmayin, yalniz degilsiniz! Hepimiz ayni geminin icerisindeyiz sadece farkli guvertelerdeyiz...
Bu yazim alisma sorunu yasayan herkese... Umarim bu kucuk tavsiyelerim isinize yarar.
1- Bulundugun Ulkenin Dilini Ogren.
Universite yillarimda Trinidad Tobaccolu bi kizla tanismistim ve sonradan benim en yakin arkadasim olmustu( hala da oyle) Futbolla ilgilenenleriniz varsa, eski Denizlisporlu forvet Darryl Robberts'i belki hatirlar. Darryl ve esi Xiomara benim cok yakin arkadaslarimdi. Darryl'in isi geregi cok fazla ulke degistiriyorlardi. Turkiye' den once 5 ulkede yasamislar ve simdilerdede Tayland' da yasiyorlar.
Xio benimle tanisana kadar hic Turkce bilmiyordu ve gercekten Turkiye'de bulundugu her andan nefret etmis. Evlerine ilk gittigimde sok olmustum. Denizlisporun tahsis ettigi cok luks bir evde oturuyorlardi ve icerisi berbatti. Oturma odasinda bir koltuk ve masa, yatak odasinda da bir yatak vardi. Benim ogrenci evim bile daha guzel gozukuyordu. Diger odalardan birine girince anladim ki Xio onlara verilen tum esyalari bir odaya yigmis. Neden boyle yaptin diye sorunca bana; ''ne gerek var, nede olsa yakin zamanda tasiniriz. Duzen kursam ne olacak, hep bozululuyor'' dedi (sonrasinda Turkiye'de 5 yil daha kaldilar)
Uzunca bir sure yapisik ikiz gibi gezdik. Hic Turkce bilmedigi icin herseyi birlikte yapiyorduk. Bir gun Darryl onemli bir mac oncesi 1 haftalik kampa gitti ve Xio yalniz kaldi. Bir gece Xionun aglayarak aramasiyla uyandim. Cok fazla agrisi vardi ve kusuyordu. Bize geldi ( evlerimiz cok yakindi) Sabahi bekledik ve birlikte doktora gittik ve o gun Xio'nun hamile oldugunu ogrendik. Doktor kontrollerine hep birlikte gittik, bebek alisverisine, eczaneye, akliniza gelebilecek her yere birlikte gittik ( kendimi sap gibi hissetmedim degil ama gercekten gelmemi istediklerini biliyordum)
Xio cok zor zamanlar gecirdi. Hayatinin en onemli anlarinda esiyle olmasi gerekirken, esi surekli kampa gitmek zorunda oldugundan ve Xio'da hic Turkce bilmediginden, yaninda ben vardim. Ona ''bu boyle olmaz, ben yokken de basinin caresine bakabilmelisin'' dedim ve Turkce ogretmeye basladim ve kisa bir sure sonra bensiz kuafore, alisverise gidebilir oldu. Turkce ogrendikten sonra zamanla yeni arkadaslar edindi, yeni bir cevresi oldu. Baslarda bensiz alisverise gitse bile telefonla beni arayip dukkan sahipleriyle konusturuyordu :) Ama sonralari artik kendi kendine yetebilir oldu. Simdilerde ise Tayland'ca ogreniyor
Ben Xio'nun hikayesini neden mi anlatiyorum ? E mesaji da bi zahmet al artik ;)
2- Pozitif Ol
Surekli kotu seyler dusunmek, pesimist olmak, kendini mutsuz eden davranislarda tekrar tekrar bulunmak sana yardim saglamaz, ozellikle de evinden, sevdiklerinden cok uzaktaysan... Tamam, ara sira hepimiz umutsuzluga duseriz, mutsuz oluruz, dibe vururuz ama her gun her gun bozuk teyp gibi ayni olaylari basa sarip kendine iskence etme. Bunun ne sana ne de sevdiklerine yarari var. En azindan pozitif olmaya calis ve seni mutsuz eden insanlardan uzak dur. Seni sevenlere, sana kendini iyi hissettirenlere, seni destekleyenlere harca zamanini...
3- Farkli Olan Sensin
Her gun kendine sunu hatirlat: Onlarin ulkesine gelen sensin. Onlarin kendine gore kulturleri, yasamlari, fikirleri var ve bunu degistiremezsin. Buna uymak zorundasin. Begensende begenmesende, o veya bu sebeple onlarin ulkesine gelmek isteyen sensin. Bu yuzden de ''aah Hollandalilar bunu neden boyle yapiyor ? Sunu yapmasalar?'' demek yerine uyum saglamaya calis. Onlar Turkiye'ye gelselerdi ve ayni mahallede otursaydiniz eminim onlarin cok garip davranmasini istemezdin demi ? ;)
4- Evin Senin Kalen
Evinde ne istiyorsan , ne zaman ve nasil istiyorsan yap. En sevdigin yemegi pisir kendini simart, en sevdigin Turkce muzikleri dinle , Turk kanallarini ac istedigin zaman.. Ulkenden uzakta da olsan bu seni mutlu eden seyleri yapmayacagin anlamina gelmez.
5- Arkadas Edin
Bir ulkeye en iyi alisma yontemi cevre edinmek bana gore. Eger Ingilizcen varsa, Hollandacayi ogrenene kadar yine arkadas edinebilirsin. Ingilizcen yoksa bile cok sik Turk biriyle karsilasma olasiligin var, ozellikle Turk marketlerinde. Eger bulundugun yerde yasayan biriyle arkadaslik edebilirsen, o ulkeye cok daha kolay alisirsin, kendini daha oraya ait hissedersin. Bu da seni gercekten oraya ait yapar.
6- Biraz Kulturlerini Ogren
Hollandalilar neden 3 kez opusur ? Neden marketten cikarken doei derler ? Neden pazar gunleri buyuk sapkalar takarlar ? Neden bazi gunler turuncu giyerler ? Neden bazi komsularinin caminda canta asili ? yada neden yan komsunun bahcesinde sisme bebek duruyor ?
Bunun gibi Hollandalilara ait kulturel davranislari ogrenmekle ise baslayabilirsin. Cevrende olup bitene hakim olursan daha rahat olursun ve kendini saskin tavuk gibi hissetmezsin :)
7- Disari Cik, Kalabaliga Karis
Her gun yalniz basina evde oturup durma. Yaptigin tek aktivite Albert Hijn'e gidip sut almak olmasin. Mesela haftanin her gunu Hollandalilarin markt dedikleri farkli farkli sehirlerde pazarlar var. Bunlardan sana en yakin olanlarini bul ve git pazarlari dolas. Kendini soyutladikca daha mutsuz hissedersin.
Bin bisikletine cevrendeki koyleri, kasabalari gez, etrafi kesfet. Parklari dolas ve gunesli gunlerde oturup guneslenebilecegin yada piknik yapabilecegin yerleri belirle. Artik burasi senin de ulken, nimetlerinden yararlan.
Haftada bir bulundugun yerin yerel kafesinde otur biseyler ye ic. Komsularini tanimasan bile caya veya kahveye davet et. Hollandalilar her zaman ilk adimin karsi taraftan gelmesini beklerler. Cay veya kahve davetinden cok mutlu olacaklar inan bana. Hem seni 2 komsun geri cevirse bile mahallende en az 50 komsun var demi, yilma sen Turksun, Turk yilmaz :)
Eger buyuk sehirlerde oturuyorsan gocmen gruplarina katil. Internetten cok rahatca bulabilirsin.
Eger hala calismiyorsan, Hollandaca bilmiyorsan bile en azindan gonullu olarak calisabilirsin. ''vrijwilligerswerk'' diye internette ara, bak sana uyan bir suru is bulacaksin. Ben bir link paylasayim. Hem boylece yeni bir cevre edinirsin, hem de aklini dagitirsin.
Haftasonlari icin esinle kacis plani yap. Baska sehir bile olsa bulundugun ortamdan biraz uzaklas, ve geri don savas gladyator :) Benim bu haftasonu icin planim Almelo'ya gitmek...
8- Iletisimini Koparma
Bence bunun icin en guzel sey Facebook. Dunyanin obur ucunda seni hala onemseyen, sana deger veren insanlardan uzaklasma, arani sogutma.
Herkese Hollandaya kolay bir alisma sureci ve mutlu bir yasam diliyorum.
Opuldunuz bebekler XOXOX
"geri don savas gladyator :) " burayı okurken çok güldümm ama çok doğru :) Çok güzel bir yazı olmuş. Sadece yabancı bir ülke değil aslında farklı bir şehre taşınınca bile insan uyum sağlamakta zorlanıyor. Şehir değişikliklerinde problem yaşayanlar da bu yazıyı okumalı bence dil problemi olmayacak olsa bile. Uyum sağlamak ile ilgili söylediklerin çok doğru, koca bir milletin yaşantısını değiştirmek yerine, biraz adaptasyon sağlamak için çaba göstermek gerek. Ve umutsuzluğa kapılmamalı insan. Bu yazıyı çok sevdiğimi söylemiş miydim :)
ReplyDeleteOyle ama demi geri donup savasmak zorundayiz, baska yol yok ki :))
DeleteCok tesekkur ederim guzel yorumun icin ! Yazdiklarimin ise yaradigini, yada benimle ayni fikirde insanlar oldugunu dusunmek beni cok mutlu ediyor :)
Dogru baska sehire, baska okulla, baska mahalleye tasinmak bile bazen cok yorucu olabiliyor.
Bende yorumunu cok begendigimi soylemis miydim ? :)
Sevgilerimle
çok güzel yazı olmuş şekerim:)
ReplyDeletebak bu dediğimi tekrarlıyorum,kitap işini unutma:)))
çok gez eğlen,bizi de çok eğlendiriyorsun,öpüyorum seni çooookkkkk
eşine ve ailesine de selamlar
Canimmm senin begenmen bana yeter :))
DeleteBaak iyice kanima giriyorsun bu kitap olayinda, rezil olcam dunya aleme, sokaktan gecenler parmaklariyla beni isaret edip gulecekler :))
Selamlarin opucuklerin hepsini aldim, esim simdi iste eminim oda selam soyleyecek gelince o yuzden ondan once onunda selami var diye ileteyim..Bende cok opuyorum. Senide, yakisikli oglunu da..
Coskuna'da cook selamlar :) (bizim Turkiye'ye gelmemiz sanirim Temmuz ortalarini bulacak. Umarim o siralar musait olursunuz da seni bi daha gorurum gitmeden)
Ulke degistirenlerin yasam koclugu :))) her bir kelimende yerden goge haklisin valla harika yol gosterici olmus yazin
ReplyDeleteCok tesekkur ederim :) Kariyer plani olarak ulke degistirenlere yol gosteren koc mu olsan ( dog whisperer gibi fantastik bi isim oldu)
DeleteSevgilerimle
Benim farklı bir ülke değil, farklı bir şehirde bile yaşamaya fobim var, çok korkuyorum. Farkli bir yere gidince hemen eve dönmek istiyorum, alışkanlıklarımdan vazgeçemiyorum. Güzel bir yazı olmuş, bana da faydası oldu :) belki bir gün Hollanda'ya gelirim :)
ReplyDeleteAslinda seni cok iyi anliyorum desem ? Cunku benimde fobi derecesinde olmasa da ayni korkularim vardi. Guvenli kaleme donmek icin yapmayacagim yoktu. Bu yuzden de tum ogrencilik yillarimda, bugune kadarki tum hayatim boyunca asla ve asla arkadaslarimin evinde uyumadim, bir kere bile !
DeleteAma bir yerden sonra kabuktan cikmak lazim diye dusunuyorum :))
Kimbilir belki cok yakin bir zamanda gelirsin, birlikte kahve icmeye gideriz :)
Son zamanlarda okudugum en güzel post´du canim bu! En önce dil´i ögrenin diye yazmanda harika olmus! Cogu türkler örnegin almanyadan cok sikayetciler, ama yirmi yil olmus geleli daha dili bile konusamiyorlar, sonrada hic hayatlarindan memnun olmuyorlar tabii. Her bir tavsiye harika ve eminim sen Hollandada cok güzel is cikartiyorsun, keske herkes senin gibi pozitif olsa ve pozitif enerji yayabilse, cok daha güzel bir hayat olurdu! :)
ReplyDeleteAyyy buda benim son zamanlarda aldigim en guzel yorumdu, cok mutlu oldum, cok tesekkur ederim :))
DeleteAynen oyle. Cogu Turkler Almanyayi, Belcikayi, Hollandayi pek begenmezler ama markete gittiklerinde istedikleri seylerin yerini soracak kadar bile Almanca veya Flemenkce konusamazlar. Genelde sadece Turklerle arkadaslik ederler ve sadece Turk marketlerine giderler . Bu yuzden de ne cevre edinirler, ne adapte olurlar. Mutsuz olup o ulkeyi kotulemeye baslarlar...
Benim gibi yurtdisinda yasayan birinden bu tarz bir yorum almak cok guzel, cok tesekkur ederim
Sevgiyle kal :))
Hem eğlendirici hem bilgilendirici :)
ReplyDeleteTesekkur ederim, begenmene sevindim :)
DeleteNe kadar güzel anlatmışsın :)
ReplyDeleteGüzel olan herşeyin zorluğuda olacak mecburen :)
Ne güzel sen o kadar yardımcı oluyosun ki gidecek herkese :*
Seymacim cok tesekkur ederim canim :)
DeleteDogru diyorsun her guzel seyin bi zor tarafi olmali dimi :)
Yardim edebiliyorsam ne mutlu bana, cok sevindim boyle dusunmene
Sevgilerimle :)
Öncelikle coooook faydali ve de güzel bir post olmus tebrik ediyorum seni,belki düsünsek bir kaca sey daha cikar gibi geliyor ama en önemlileri bunlardi!
ReplyDeleteBen cabuk kabullendim ama havasina alismam zor oldu,insanlarin cok olmayisi filan bunlardi beni üzen,ama dil ögrenmeden,kültürlerini kabullenmeden olmuyor (birde bende türk televizyonu ve de internet yoktu ilk yillarda ondan daha cok agliyodum!)
Evet dusunsek bence siklara eklenecek bir suru sey var, ama aklima en onemli olarak bunlar geldi. Eger eklemek istediklerin olursa lutfen yaz :)
DeleteAynen oyle, aynen bende insanlarin fazla olmayisi, etrafin cok sessiz olusu, yasamin 5 ten sonra neredeyse durdugu, havasinin kotulugu gibi seylerde zorlandim senin gibi..
Isin aslinda bakarsan bendede Turk kanallari yok. Benim oyle televizyon izleme aliskanligimda hic yok o yuzden aramiyorum. ama Internet velinimet tvnin yerini hic aratmiyor :)) Internet olmasaydi sanmiyorum bu kadar rahat adapte olabilecegimi, senin icin ne kadar zor oldugunu tahmin edemiyorum bile :)
harika yaşam dersleri.. çok güzel yazmışsınız...tebrikler teşekkürler..
ReplyDeleteyazının verdiği en güzel mesaj;
"mutluluğun sana gelmesini bekleme, onu elde etmek için çaba harcamalısın.."
Aynen oyle :) caba harcamadan maalesef hicbirsey olmuyo keske olsa :)
DeleteCook tesekkur ederim bu samimi , cesaretlendiren yorumun icin :)
Opuyorum seni :*
Anercim merakımı mazur gör.....Şu nedenler kısmının cevaplarını yazarmısın? merak ettim de....Sonuncuyu yazmasan da olur :) sevgilerimle
ReplyDeleteAyy bisey dicem gulme :) ben anlamadim hangi nedenlerin cevaplari :) uyuyakalmisim yeni uyandim o yuzden daha beynim calismiyo . Aciklarsan seveeee seveeee cevaplarim ( sakin ne aptalmis bu kiz deme) :*
DeleteHem keyifli hem güzel ve de faydalı bir yazı olmuş... ben düşünmesem de düşünenlerin işine yarayacak bir yazı:)
ReplyDeleteSevgiler.
Eger asik olmasaydim bende hiic dusunmezdim ama is basa dusunce mecbur oluyor insan :)
DeleteTesekkur ederim, sevindim begendiginize
Sevgiler benden...
Tesadüfen keşfettiğim bloğunu büyük keyifle okuyorum. Yanlış anlamadıysam Somalısın, ben de Bergamalı olduğum için hemşeri gözüyle okuyorum:) Blogunun genel mantığını çok beğendiğimi söylemek istedim. Bugün kalktım, onu yedim, bunu pişirdim içerikli yüzlerce blog var yurtdışında yaşayan Türk kadınlarından. Her seferinde niye bu kadar dar bir çerçeveden bakıyorlar diye hayıflanıyorum. Ama sen yeni bir ülkeye, yeni bir hayata adaptasyon sürecini anlatmayı seçerek çok doğru bir şey yapıyorsun. Bir çok kişiye de 'mentor'luk yapıyorsun bu yolla . Ellerine sağlık. Yeni postalarını merakla bekliyorum...
ReplyDeleteNe buyuk mutluluk benim icin boyle bir yorum almak, inanin anlami cok buyuk. Yaptigim seyin dogru oldugunu hissettiriyor bana. Cunku bazen okunacak kadar ilginc veya eglenceli bulmuyorum bloguma. Ama boyle yorumlar bana destek veriyor cok cok tesekkur ederim :)))
DeleteEvet Somaliyim, dogma buyume hemde . Hemseri sayiliriz, kesinlikle bende seni hemseri olarak kabul ediyorum, cok yakiniz memleket olarak :)
Diger postlarimi da begenirsin umarim, Hosgeldin bloguma sefalar getirdin
Kucak dolusu sevgilerle...
Tesadüfen keşfettiğim bloğunu büyük keyifle okuyorum. Yanlış anlamadıysam Somalısın, ben de Bergamalı olduğum için hemşeri gözüyle okuyorum:) Blogunun genel mantığını çok beğendiğimi söylemek istedim. Bugün kalktım, onu yedim, bunu pişirdim içerikli yüzlerce blog var yurtdışında yaşayan Türk kadınlarından. Her seferinde niye bu kadar dar bir çerçeveden bakıyorlar diye hayıflanıyorum. Ama sen yeni bir ülkeye, yeni bir hayata adaptasyon sürecini anlatmayı seçerek çok doğru bir şey yapıyorsun. Bir çok kişiye de 'mentor'luk yapıyorsun bu yolla . Ellerine sağlık. Yeni postalarını merakla bekliyorum...
ReplyDeleteEn güzel bilgi tecrübedir zaten :) Nede güzel yazmışsın hepsini ayrıntılı ayrıntılı bizde nemalanalım belli mi olur lazım olur belki bir gün :)
ReplyDeleteSevgiler...
Bencede en guze tecrube etmek :)
DeleteCok tesekkur ederim Ersincim, tabi yasin daha cok kucuk. Bildigim kadariyla universiteye gidiyorsun. Onunde uzuuuun yillar var, kim bilir belki komsu oluruz bi gun nedersin ? :)
Sevgiler benden..
Mesela hayatım neden bazı komşuların camlarında çanta asılı? Neden bazı günler turuncu
ReplyDeletegiyerler? Neden doeı derler? onlar cicim merak işteeee
aaa bak simdi anladim jetonum biraz koseli bu aralar sekerim :)
Delete1- 3 kez opusme : Bizim Turkiyede bazi yorelerde oldugu gibi buradada herkes selamlasirken veya vedalasirken 3 kez opusur. Sen 2 kez opersen sasirirlar :D
2- doei hollandaca bye demek ve kulturlerinde herkesle selamlasma ve vedalasma vardir. Sokakta tanimadiklari insanlardan, market veya magaza calisanlarina kadar herkese gorduklerinde hoi ( selam) veya bir yeri terkederkende herkese doei(bye) derler
3- Pazar gunleri ve ozel gunlerde, ozellikle koyu dindarlar kiliseye giderler ve kiliseye giderlerken de kocaman garip sapkalar takip genelde siyah elbise giyerler. Hatta kiliseye arabayla gitmek onlara gore ayiptir. bu yuzden arabayi bir iki sokak otede parkedip geri kalan yolu yururler ( eger arabalari siyah degilse)
4- Kralin dogum gununde ve ulusal maclarda geleneksel renkleri olan Turuncuyu giyerler.
5- Eger bir kimse okuldan mezun olmussa evlerinin camina okul cantasi asarlar. Yada daha geneli evlerine bayrak dikip, bayragin diregine de canta gecirirler . Ve mezuniyet kutlamasi yaparlar
6- Birbirlerinin dogumgunlerinde bahceye sisme bebek asarlar bak ondan surada baksetmistim istersen bak :) http://bentasindim.blogspot.nl/2013/12/hollanda-da-dogum-gunu-kutlamalari.html
Opuyorum kocamaan :*